1. Var gücümle yüzüne bir yumruk (I)indirdim.
Burnu kanamaya (II)başladı. Ve bir canavar (III)kesildi, üstüme (IV)atıldı.
Saçlarımı yoldu, sanki (V)parçalayacaktı beni.
Yukarıdaki parçada
numaralanmış sözcüklerden hangisi, "ek-eylemin hikâyesi"yle çekimlenmiştir?
A) I. B) II. C)
III. D) IV. E) V.
2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yüklem, ek-eylemin
geniş zaman birinci çoğul kişisiyle çekimlenmiştir?
A) Filmin başlama saatinden bir saat önce parktayız.
B) Parkta çiçekler ve bizden başka kimsecikler yoktu.
C) Birkaç delikanlı bir müzikçaların etrafını
sarmıştı.
D) Bu gece bu salonda "Hafif Müzik" konseri
vardı.
E) Denizde oluşan aydınlığa bakarak düşünüyoruz.
3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yüklem, ek-eylemin
geniş zaman ikinci tekil kişisiyle çekimlenmiştir?
A) İşte kurşun kubbeler şehri İstanbul'dasın.
B) Havada kaçan bulutların hışırtısını dinliyorum.
C) Bu, saçları darmadağın, asık suratlı bir
delikanlıydı.
D) Dünyada işlerine giden insanları görmek kadar güzel
bir şey yoktur.
E) Sislerin ve bulutların arasından geçen büyük bir
uçaktır.
4. Ertesi gün çok geç (I)kalktım.
(II)Kahvaltı ettim, çay, kahve (III)içtim. İçimde bir rahatlık (IV)vardı.
Gece olan biteni (V)unuttum.
Yukarıdaki parçada numaralanmış yüklemlerden hangisi,
"ek-eylemin hikâyesi"yle çekimlenmiştir?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
5. Aşağıdaki cümlelerden hangisinin yüklemi ek-eylemle
çekimlenmemiştir?
A) Gemiye bindikten birkaç saat sonraydı.
B) Babam heyecanla bizim kamaraya girdi.
C) Buralarda suların yükselip alçalması vardır.
D) Büyük bir Rus vapurunun geniş bir kamarasıydı.
E) Basra, ancak küçük gemilerin girebildiği bir
limandır.
6. Aşağıdaki dizelerin hangisinde altı çizili sözcük
"ek-eylem"in hikâyesiyle çekimlenmiştir?
A) Bütün o aşkları yazdı da ne oldu?
B) Gülleri, çocukları, denizleri tuttu elinden.
C) Hep bir ceviz yaprağı gibi belirdi ince
yüzü.
D) Gemilerin su kesimlerinde bırakılmış.
E) Büküp eğiren hep kelimelerdi zamanı
7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yüklem, ek-eylemin
rivayetiyle çekimlenmiştir?
A) Koskoca dünyada yapayalnız kalmış gibiydim.
B) Belki de hayatımın yeni bir dönüm noktasındaydım.
C) Gençlik, toyluk, acemilik bir de şairlik vardı
başımda.
D) Bu, gülüp ağladığım şehre, acı tatlı tüm anılarıma
veda idi.
E) Meğer bunlar, beni uğurlamaya gelen arkadaşlarımın
sesleriymiş.
8. (I) Görüntüdeki yerini almıştı
böylelikle. (II) Bir umuda doğru yol aldığına inanıyordu. (III) Çocuk henüz on
dört yaşındaydı. (IV) Bu gelişmeye en çok o sevinmişti. (V) Berti de
tatildeyken en çok onu özlemişti.
Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerden
hangisinde, ek-eylem farklı bir görevde kullanılmıştır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
9. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yüklem ek-fiilin
geçmiş zamanını almış bir isimdir?
A) Aranızda bir fark olmadığının farkına vardım.
B) O da doğanın düzenine ayak uyduruyordu.
C) O kuru vedalaşmanın sebebi duyarsızlık değildir.
D) Yola çıktığın gün ikimiz de çok sinirliydik.
E) Bu vedan beni biraz hayal kırıklığına uğrattı.
10. (I) O köyde çok acı çektim. (II)
Yoksulluk taşınamayacak kadar ağırdı. (III) Köye geri dönersem o acıları
yeniden yaşayacağım korkusu beni hiç terk etmedi. (IV) Bu yüzden köye geri
dönmeyi hiç istemedim. (V) Bundan sonra da dönmeyeceğim.
Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerden hangisinde
ek-fiil vardır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinin yüklemi ek eylem
almış bir isimdir?
) Benim için rüzgâr senin o kavgacı canlılığındı.
B) İkimiz de aynı ağacın üzerinde yaşamıştık.
C) Ben senin bu ani katılığına katlanamıyordum.
D) Ağaçta ne yeşillik kalmıştı ne de canlılık.
E) Yaşamın akışına ayak uydurmak zorunda kaldım.
12. (I) Burası pınarlı düzlükten daha
genişti. (II) inmek çok zordu. (III) ininceye kadar elleri kan içinde kaldı. (IV)
Pantolonu dizlerinden yırtıldı. (V) Daha önce böyle bir yer görmemişti.
Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde
yüklem ek-eylemle çekimlenmemiştir?
A) I. ile II. B) II. ile III. C) III. ile IV. D) IV.
ile V. E) III. ile V.
13. (I) Teke onunla birlikte aşağı
iniyordu. (II) Düz bir kayanın üstünde durdu. (III) Düzlüğün ortasında derince
bir çukur vardı. (IV) Çukur ağzına kadar yağmur suyuyla doluydu. (V) Toros
kayalıklarında çok görmüştü bunlardan.
Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerden hangisinde
yüklem ek-eylemle çekimlenmemiştir?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
14. Ek-eylemler isim soylu sözcüklere
gelerek onların yüklem olmasını sağlar. Basit zamanlı fiillere gelerek birleşik
zamanlı fiil oluşturur.
Buna göre aşağıdakilerden hangisinde ek-eylemin görevi
diğerlerinden farklıdır?
A) Kuş, mavi bir ışığa bürünmüş, uçuyordu.
B) Örümcek ağ yapmış ve ağın köşesine sinmişti.
C) Arının sırtında kendi suretini görürdü.
D) Yüreğindeki sevinç daha da kaynaşıyordu.
E) Burası kumluk değil, derin bir yardı.
15. Ad cümlelerinde kimi zaman ek-eylem
3. tekil kişi ekinin kullanılmadığı da olur.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu açıklamaya uygun
bir cümle vardır?
A) Çobanlıktan başka hünerin var mı?
B) Gençti, taze ve yeşil bir dal gibiydi.
C) Karşıdaki sürü büyük bir koyun sürüsüydü.
D) Sesini duyduğumuz hangi kuştu acaba?
E) Yüzü hep hüzünlü ve somurtkandı bugün.